Selam,daha yaşayacakları olan ya da öyle olduğunu düşünen işsiz.Okuyacak başka bişey bulamayan çaresiz.Bugün sana soracağım ilk soru: şu anda bilinçli misin?tamam ..cevaplama hemen biraz daha soru soralım o zaman.Bilinç ne usta?Çok mu derinden girdik..Yukarılara çıkalım,bu bilincin ölçüsü var mı?Yani bilinçli miyim diye değil de ne kadar bilinçliyim diye mi soralım?Evet,dostum büyük ihtimalle şimdi bilinçli olduğunu düşünüyosun(sarhoşsan yazıyı okuma defol!).Peki en son ne zaman bilinçlendin?Bunu büyük ihtimalle cevaplayamayacaksın?Sanki her saniye bilicimiz değişiyor.Her zaman pozitif yönde değişim olmuyor. İnsanoğlu her türlü yaptıklarından pişman olmuyo mu?Pişmanlık dediysem aşırı pişmanlık değil,yapmasaydım iyi olurlardan keşke yapsaydımlardan bahsediyorum.Çok değil bir sene önceye kadar yaptıklarınız size saçma geliyor olabilir.Sanırım bu iyi bişey.Değişim içinde olduğunu gösteriyor.Hep aynı kalan insan ölü insandır.Tekrar hatırlatıyım,ölmek nefes alıp almama meselesi değil.Genco mevzuya biraz farklı bakalım.Bu benim bilinç dediğim olay senin de bildiğin gibi bil-mekten geliyor.Farkında olma durumu gibi bişey çağrıştırıyor bana.Dervişlerin olma erme muhabbetlerine benziyo aslında.Onlarda gün geçtikçe değişmekten bahsetmiyorlar mı?"Hamdım piştim,yandım"bknz Mevlana demiş.Peki nasıl kazanacaz biz farkındalık?Çaylak,bilinç aslında bilgiden ibaret.Bilgi deney sonuçlarından.Yani farkındalık için yaşamak gerekiyor,denemek gerekiyor.Tecrübe etmek gerekiyor.Hayatımızda irili ufaklı yaşadığımız her şey bizim için bir girdi(yanlış anlama diye ingilizcede "input") Senin onları değerlendirmen ie çıktı oluyor.Bu çıktılara göre hayatın şekilleniyor,hayata bakış açın değişiyor.Yani yaşadıkça öğrenecez sanırım.Peki o zaman başlığa dikkat ettin mi?Sınırsız bilinçlenme dedim.Acaba bilinçlenme sınırsız mı?Bilgi sınırsızsa şüphesiz o da sınırsız.Ve bilinçlenmenin sınırsız olması da bizi bir yere götürür ki:Daimi hata yaptığımız...Evet hatadan kaçış yok sanırım.Sonuçta her zaman iyinin iyisi var.O zaman ne yaparsan yap aslında hepsinde pişmanlık payı olmalı.Peki napacaz şimdi.Bişeyler yapcaksın .Yapaccağın en iyi şey bişeyler yapmak olacak.Hataları o kadar hor görmeden yani onlardan korkmadan denemek.Her gün daha güzel hatalar yapmaya çalışacaksın.Her gün daha farklı olmaya çalışacaksın.Hayatta karşılaştılarından ders alacaksın.Geçmişteki başarısızlıklarınla zaman kaybetmeyeceksin.Neyse ben sıkıldım ..
Merhaba dostum.Uzun zaman oldu.Başka kimseyi bulamadım konuşacak.Ondan yüzsüzce tekrar yanındayım.Bu yazıda genelde yaptığım gibi hayat nasıl gidiyor ondan bahsedeceğim.Dertlerimi yazacağım ki onları gözümde büyütmeyeyim. Yazıyı kimsenin okumayacağnı beklediğim için yazı düzenine önem vermeyeceğim.Sırasıyla kafamda olan ve beni karamsarlığa iten şeyleri yazacağım önem sırası olmadan. 1-Okul sınavı(hayvan gibi konu var) şu anlık en büyük derdim değil ama bununla uğraşmak canımı sıkıyor. 2-Tatmi edici olmayan sosyal çevre(samimiyetsiz arkadaş ortamı+olmayan sevgili)bu da beni yalnızlığa itiyor.Bu yüzden duygusal bunalımlar geçiriyorum. 3-Dine bağlı olmayan yaşam(büyük günahlar işlemememe rağmen ruhumu çöertiyor) 4-Hayat amacını oturtamamak(neden yaşadığına emin olamamak)bu da motivasyonsuzluğu doğuruyor. 5-Sürekli akla gelen ölüm düşüncesi 6-Ailemin düzensizliği . . bu uzar da sanırım.Zaman sanki hiç bir şeye yetmiyor.Hayal kırıklılklarından nefret ediyorum.En çok da hayal kırı...
Yorumlar
Yorum Gönder