Aleykümselam,gelecekteki ben.Bugün çok psikolojim bozuk.Dün de öyleydi.Belki ondan önceki gün de.Neyse bugün hayattan her zaman korktuğum şeyleri söylicem sana.Anlamsızlık..Tanımsızlık..Belirsizlik.. Kaos...Düzensizlik..Evet tanıdık gelmiştir belki.Ölüm en büyük korkumuz ve tamamen bilinmezlik.Anlam veremediğimiz tanımlayamadığımız şey.Bir şeylere inanabiliriz ama korkumuzu engellemez.Palyaçolardan da onları tanıyamadığımız için korktuğumuzu duymuşsundur.Şimdi sen söyle:Hayatın bazen anlamsız olduğunu düşünüyor musun?Bazen yaşamaya değecek hiçbir şey olmadığını.Yataktan kalkmak için sebeplerin olmadığını düşünüyor musun?Tüm umutlarımızıın kaynağı ana bir tane umuttan dallanıyor.Hayatın özel olması umudu yani kendimizin özel olması umudu.Şayet kendimizi değersiz hissetmeye,özel hissetmemeye başladığımız an tüm umutlarımız yok oluyor.Bu aralar istediğim şeyler olmadığı için bunları sorgulamaya başladım gelecekteki.Her şey yolunda olsaydı mutlu mutlu geçinirdim.Bugün bunu yazmamdaki sebeplerden biri bugün ki yaşadığım bir olay.Sevdiğim,değer verdiğim bir arkadaşım var okulda.Okullar kapandığı için ve ben de son sınıf olduğum için içimde onu bir daha görmeme ihtimalinin verdiği kaygı var.Aynı zamanda hayattan beklentimin bayağı düştüğü için bu sıralarda,iyi insanlara rastlamak gibi hayallerim de yok.O yüzden hayatımdan tamamen silinmesini istemediğim insan.Neyse birbirimize karşılıklı değer verdiğimizi düşünüyordum.Yani çoğu zaman.Dün ona bir mesaj atmıştım.Ve mesajın gönderildiğini işaret eden iki tik gözüktü.Ama okumadığını düşünüyordum.Mesajın cevabı tam bir gün sonra geldi.Ve bu olay sadece bir kere olmadı.İçimden biri bana beni siklemediğini(ben küfretmem) beni takmadığını belirten cümleler kurmaya başladı.Ben de kendimi bu cümlelere inanmaya karşı kitledim(yani inanmıyordum).Ta ki yanlışlıkla arkadaş grubuna mesaj atana kadar.Benim mesajıma cevap 24 saat vermemişti ama gruba yazmıştı,yanlışlıkla.O zaman kabul ettim sanırım.Dedim Bumin seni bu hayatta kimse siklemiycek(ben küfretmem).O mesajı attıktan hemen sonra bana da cevap attı.Ben mal değilim ya anlarım diye onun çevrimiçi olduğunu.Basbayağı geçiştiriyordu.Bugün sana siklenmemenin(ben küfrederim) ne kadar kötü bir duygu olduğunu yazıyorum.Bir insanın sizi takmaması,sizi tanımaması gibi bir şey oluyor.Ya da az tanıması,tanımak istememesi.Bugün o korktuğum tanımsızlığa sosyal ilişkilerimde de rastladım ve temin ederim iğrenç bir duygu.Şimdi beni şu hayatta kaç kişinin siklediğini düşünüyorum.Ailem harici 1-2 kişi sanırım.Evet..Çoğu insan için görünmezim.Varlığıyla çok şey değişmeyenin yokluğuyla bir şey eksilmezmiş.Lanet olası hayatta bu aralar kendimi sevemiyorum.Hayat on sekizindeyken zordu eğer bunu okuyorsan gelecekteki.Umarım bunu okuduğun zaman hayat daha temiz,aydınlık ve anlaşılır olur.Tüm bu mesaj ve mesaja cevap vermeme olayını belki büyütüyorumdur.Belki gerçekten beni hayatında iyi bir yere konumlandırmıştır.Kim bilir..
Merhaba dostum.Uzun zaman oldu.Başka kimseyi bulamadım konuşacak.Ondan yüzsüzce tekrar yanındayım.Bu yazıda genelde yaptığım gibi hayat nasıl gidiyor ondan bahsedeceğim.Dertlerimi yazacağım ki onları gözümde büyütmeyeyim. Yazıyı kimsenin okumayacağnı beklediğim için yazı düzenine önem vermeyeceğim.Sırasıyla kafamda olan ve beni karamsarlığa iten şeyleri yazacağım önem sırası olmadan. 1-Okul sınavı(hayvan gibi konu var) şu anlık en büyük derdim değil ama bununla uğraşmak canımı sıkıyor. 2-Tatmi edici olmayan sosyal çevre(samimiyetsiz arkadaş ortamı+olmayan sevgili)bu da beni yalnızlığa itiyor.Bu yüzden duygusal bunalımlar geçiriyorum. 3-Dine bağlı olmayan yaşam(büyük günahlar işlemememe rağmen ruhumu çöertiyor) 4-Hayat amacını oturtamamak(neden yaşadığına emin olamamak)bu da motivasyonsuzluğu doğuruyor. 5-Sürekli akla gelen ölüm düşüncesi 6-Ailemin düzensizliği . . bu uzar da sanırım.Zaman sanki hiç bir şeye yetmiyor.Hayal kırıklılklarından nefret ediyorum.En çok da hayal kırı...
Yorumlar
Yorum Gönder